Birçok yönden bizleri zorlayan pandeminin belki de en büyük etkisi, psikolojimiz üzerinde oldu. Kendimizin ve sevdiklerimizin hayatı adına duyduğumuz endişe, bezdirici sosyal izolasyon, kötüleşen ekonomi ve yarın ne olacağının bile tahmin edilemediği bir belirsizlikten ötürü daha önce hiç yaşamadığımız bir korku atmosferi içinde virüsten korunup hayatta kalmaya çalışırken, omuzlarımızda günden güne artan bir yük haline geldi.

Dünya Sağlık Örgütü’ne göre, hayatları boyunca hiç kaygı yaşamamış insanlar bile pandemi ve etkileri nedeniyle anksiyete krizleri geçiriyor ve bu durum ilerisi için kalıcı hasarlar bırakabilirmiş gibi görünüyor. Yapılan araştırmalar, izolasyon ve belirsizlik durumunun ölüm korkusundan daha derin bir travma yaratabildiğini gösteriyor. Aşılamanın başlamasıyla 2021 ve 2022 yıllarında insanların akıl sağlığında nispeten bir iyileşme dönemine girileceği umut ediliyor. Birleşik Krallık’ın duygusal buhran içinde olan ve intihar riski taşıyan bireylerin telefon ile duygusal destek almalarını sağlayan yardım kuruluşu Samaritans’ın CEO’su Ruth Sutherland Birleşik Krallık’ta yarım milyon insanın pandeminin ekonomik etkisi yüzünden mental problemlerle savaştığını belirtiyor. [1] [2]

Pandemi nedeniyle işinden olmayıp uzaktan çalışabilecek kadar şanslı olanlarımız kapılarımızın ardında güvendeyken, dünyanın dört bir yanından milyonlarca insan, toplumun ihtiyaçlarını karşılama görevini üstlenmek durumunda kaldı. Ve zaman zaman, karar vericiler ile verilen kararlardan etkilenenler arasındaki anlayış ve empati boşluğu olağandan çok daha büyük hale geldi. Dünyanın birçok noktasında yırtılma noktasına gelen bu sosyal kumaş, topluma hizmet etmek adına kendisini riske atan ve feda edenler için güzel sözler söylemekten fazlasının yapılıp yapılamayacağı sorusunu akla getiriyor.

Bunun yanı sıra, sosyal ilişkiler konusunda yapılan araştırmalara göre, pandemi öncesinde sosyal ilişkilerine görece daha az önem veren insanların bile pandeminin ardından yeni ilişkiler kurma, mevcut ilişkilerini güçlendirme ve sürdürme eğiliminde olduğu görülüyor. Bu da iletişim ve yaşam tarzı servisi sunan uygulamaların öneminin artacağını gösteriyor. İnsanların kendi kendilerine psikolojik ilk yardım hizmetlerini sağlayabilmeleri ve ruhsal sağlıklarını iyileştirebilmeleri, pandemi sonrası büyük bir imkan sayılacak.

Ömer Merken

Kızılay Akademi E-Öğrenme Ürün ve Sistemleri Uzmanı

Kaynakça: